Türkiye üretiyor, büyüyor, gelişiyor… Aynı Türkiye bir yandan yanıyor, koruyamıyor, değerlerini kaybediyor… Yazık…
Dün akşam saatlerinde Balıkesir’in Sındırgı ilçesinde 6.1 büyüklüğünde deprem yaşandı. Sonrasında gelen artçılar endişeyi daha da artırdı. TV ekranlarında ise adeta spor yorumcusu gibi deprem üzerine iddiaya tutuşanlar izlendi.
Depremler...
Deprem gerçeğini, hayatın her alanında olduğu gibi çabucak unutuyoruz. Umurumuzda değil! Toplumun büyük bir kısmı; dünyaya, doğaya, memlekete ve insana karşı neredeyse hiçbir hassasiyet taşımıyor.
Kuraklık...
Ekranlar, memleketin dört bir yanından baraj görüntüleriyle dolu. Durum vahim! Sadece tüketerek var olamayız. Sanayide üreten toplum; günlük hayattaki tembelliği, boş vermişliği ve vurdumduymazlığı ile kendi geleceğini yok ediyor.
Ne depremler, ne yangınlar, ne de hayatın gerçekleri çoğunun yüreğini tedirgin etmiyor, canını acıtmıyor. Arabadan çöp atmaya, izmarit fırlatmaya, doğayı yok etmeye devam ediyor.
İki yakamızı bir araya getirmek giderek zorlaşıyor!..
İşkence...
Tekmelenen kedilerin ardından, uzun zamandır karşılaşmadığımız hayvan barınağı görüntüleriyle yüzleştik. Kars’taki barınakta çekilen dehşet anları akıl alır gibi değil. Kürekle, sopayla can alan aşağılıklar için Kars Belediyesi soruşturma başlattı.
Yangınlar...
Bir yandan gözümüz, Bolu, Bursa, Aydın ve Kastamonu yangınlarının ardından Çanakkale’de hızla ilerleyen alevlerde. Çamlıbel Sitesi alevlere teslim oldu; insanlar hayallerinin ve anılarının küle dönüşmesini çaresizce izledi.
Kazalar...
Bu telaşlı gündemin içinde kaybolacak bir haber Manisa’nın Gördes ilçesinden geldi. Namaz kılmak için camiye giden vatandaşların üzerine duvardan kopan tuğla ve sıva parçaları düştü. Bir kişi öldü, bir kişi yaralandı.
Güne Etimesgut depremi ile başlayan Ankara’dan da acı bir haber var. Mühendis Furkan Aygar dün tatilden döndü; bugün Gölbaşı’nda Aselsan’a iş görüşmesine giderken yol temizlik aracına çarparak hayatını kaybetti.
Hayat hiç bu kadar ucuz olmamıştı belki de? Denetimsizlikten, ilimden ve bilimden uzaklaştıkça vay halimize…
