Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Orhan Yıldız, yaz aylarında artış gösteren kene vakalarına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Kayseri’de kene ısırması sonucu dört kişinin yaşamını yitirdiğini hatırlatan Prof. Dr. Yıldız, vatandaşların geceyi açık alanda geçirmemesi gerektiğini belirtti.
Kenenin hareket hâlindeki insana ulaşmasının zor olduğunu ancak oturma, piknik yapma ya da uyuma durumlarında temasın kolaylaştığını belirten Yıldız, “Bu mevsimde dışarıda uyumamak, geceyi dışarıda geçirmemek gerekiyor. Kene uçan bir canlı değil, tırmanarak ilerliyor. Pantolon paçalarının çorap içine sokulması da etkili bir yöntem” dedi.
"Keneyi kendiniz çıkarmayın, gecikmeyin"
Kene temasında en büyük hatalardan birinin keneyi kişinin kendi çıkarması ve ardından sağlık kuruluşuna başvurmaması olduğunu belirten Yıldız, “Şikâyetler başladığında başvurulursa yaşam şansı yüzde 95, ölüm riski yüzde 5’tir. Ancak müdahalede geç kalınırsa bu oran değişebilir. Kenenin yapıştığını gördüğünüzde çıkarmak yerine hemen bir sağlık kuruluşuna başvurmalısınız” diye konuştu.
"Hiçbir belirti yoksa bile kontrol şart"
Vatandaşların, “Hiçbir şikâyetim yok, neden hastaneye gideyim?” yaklaşımının son derece yanlış olduğunu vurgulayan Yıldız, kene temasının ardından yapılan ilk testlerin ileride oluşabilecek tabloya karşı referans niteliğinde olduğunu ifade etti. “O gün hiçbir belirti olmasa bile temel değerlere bakılır, 10-14 gün sonra yeniden çağırırız. Testlerde bir bozulma varsa hemen müdahale ederiz” dedi.
"2'nci hafta kanamalarla geçiyor"
Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) vakalarında ikinci haftadan sonra tablo ağırlaşabiliyor. Prof. Dr. Yıldız, “İlk hafta grip benzeri belirtiler görülebilir: Yüksek ateş, baş ağrısı, kas ağrıları, bulantı, kusma. İkinci haftada ise kötüye gidiş varsa, her türlü tedaviye rağmen ciddi kanamalar başlar. Etkili ilaçlarımız var ancak geç kalındığında ölüm kaçınılmaz olabiliyor” uyarısında bulundu.