Güneş Sistemi’nin en dikkat çekici uydularından biri olan Titan, yüzeyinin altındaki dev okyanusuyla yaşam barındırıyor olabilir. Ancak Arizona Üniversitesi’nden evrimsel biyolog Antonin Affholder’ın öncülük ettiği yeni araştırma, bu umutları zayıflatacak türden. Bilim insanlarına göre, Titan’daki potansiyel mikroskobik canlıların toplam ağırlığı sadece birkaç kilo; yani küçük bir köpek kadar.

Affholder, Titan’daki varsayımsal su altı ekosisteminin enerji ve besin döngüsünün, bir litre suda sadece bir fermantasyon hücresini besleyecek kadar zayıf olduğunu belirtiyor. Bu da, devasa okyanusun içinde hayat varsa bile bunun oldukça seyrek ve zor tespit edilebilir olduğunu gösteriyor.

Organik zenginliklerle dolu bir uydu

Titan, benzersiz yapısıyla diğer uydulardan ayrılıyor. Yüzeyinde sıvı metan nehirleri ve gölleri bulunan Titan, aynı zamanda organik moleküller bakımından da oldukça zengin. Bu organik moleküller, atmosferin üst katmanlarında Güneş’in ultraviyole ışınları sayesinde oluşuyor ve yüzeye düşerek koyu renkli, kahve telvesini andıran kumullar meydana getiriyor.

NASA’da tarihi personel kaybı: 2 binden fazla üst düzey çalışan ayrılıyor
NASA’da tarihi personel kaybı: 2 binden fazla üst düzey çalışan ayrılıyor
İçeriği Görüntüle

Cassini-Huygens misyonundan elde edilen verilere göre Titan, merkezde kayalık bir çekirdeğe, bunun üzerinde yüksek basınçta oluşan buz katmanlarına ve onun üstünde yer alan tuzlu bir su okyanusuna sahip. En dışta ise yaklaşık 100 kilometre kalınlığında buz tabakası bulunuyor.

Fermantasyonla hayatta kalıyor olabilirler

Araştırma, Titan’ın yeraltı okyanusundaki mikroskobik canlıların, Dünya’daki Clostridia bakterileri gibi glisini fermantasyon yoluyla parçalayarak enerji üretme ihtimali üzerine yoğunlaşıyor. Oksijen bulunmayan bu ortamda, fermantasyon gibi anaerobik yollarla yaşamın sürdürülebileceği düşünülüyor.

Affholder, fermantasyonun evrende en basit ve evrensel metabolik süreçlerden biri olduğunu, bu nedenle modellemelerinde bu yöntemi esas aldıklarını söylüyor. Glisin gibi basit organik moleküller, Titan’ın okyanusuna ulaşmış olsa da, mikroorganizmaların kullanabileceği kısım oldukça sınırlı.

“Sadece birkaç kilo yaşam”

Bilim insanları, Titan’daki tüm potansiyel canlıların toplam kütlesinin yalnızca birkaç kilo olduğunu ifade ediyor. Araştırmaya göre, okyanustaki ortalama hücre yoğunluğu o kadar düşük ki, bir kilogram suda bir canlı hücre bile bulunmayabilir. Affholder, “Bu da dev bir okyanusta birkaç kilo yaşam olduğu anlamına geliyor. Tıpkı küçük bir köpeğin ağırlığı kadar” diyor.

Uzak ve erişilmesi zor bir hedef

Titan’daki bu hayali canlılar, hem sayıca az hem de devasa bir okyanusa dağılmış durumda. Dolayısıyla onları bulmak, “samanlıkta iğne aramak” deyimini haklı çıkarıyor. Üstelik bu samanlık, Dünya’dan yaklaşık 1,3 milyar kilometre uzakta.

Araştırmanın sonuçları, saygın bilimsel dergilerden The Planetary Science Journal’da yayımlandı.

Kaynak: Haber Merkezi