İade töreninde konuşan Türkiye'nin Bern Büyükelçisi Şebnem İncesu, eserlerin St. Gallen Kantonu’nda yürütülen bir soruşturma sonucunda ele geçirildiğini belirtti. İncesu, bu teslimin, Türkiye ile İsviçre arasında 2022 yılında imzalanan “Arkeolojik Kültür Varlıklarının Yasadışı İthali ve İadesine İlişkin Anlaşma” kapsamında gerçekleşen dördüncü iade olduğuna dikkat çekti. İncesu, “İsviçre’nin bu süreçte sergilediği kararlı tutum, uluslararası kültürel mirasın korunmasına yönelik umut verici bir adımdır” ifadelerini kullandı.
İsviçre’den kültürel sorumluluk mesajı
Törende söz alan İsviçre Federal Kültür Ofisi temsilcisi Fabienne Baraga ise Türkiye ile sürdürülen yapıcı iş birliğine vurgu yaptı. Baraga, “Bir eserin gerçek değeri, ait olduğu topraklarda, ait olduğu tarihsel bağlamda anlaşılabilir. Bu nedenle kültürel varlıkların menşe ülkelerine iadesi hem bilimsel hem de toplumsal anlamda önem taşıyor” dedi. Baraga ayrıca, İsviçre’nin 1970 UNESCO Sözleşmesi çerçevesinde Türkiye ile ortak sorumluluk taşıdığını ve bu iş birliğini sürdürme kararlılığında olduklarını belirtti.
Bakanlık: "Eserler uzman incelemesinden geçti"
Kültür ve Turizm Bakanlığı ise iade sürecine dair yaptığı açıklamada, eserlerin Türkiye kökenli olduğunun Türk uzmanlarca yapılan bilimsel incelemelerle saptandığını duyurdu. Açıklamada, İsviçre makamlarıyla yürütülen hızlı ve şeffaf sürecin, sonuç almadaki temel etken olduğunun altı çizildi.
İade edilen eserlerin Türkiye’ye ulaştıktan sonra laboratuvar ortamında bilimsel analizlere tabi tutulacağı, ardından müzelerde sergilenerek kamuoyunun ziyaretine açılacağı bilgisi de kamuoyuyla paylaşıldı.