CHP Genel Başkanı Özgür Özel, TBMM’de partisinin grup toplantısında konuştu. Gündemdeki gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulunan Özel, şehit olan 12 asker için başsağlığı dileyerek, "Bir ihmal, bir hatalar zinciri olduğu değerlendiriliyor. Şüphesiz alınması gereken dersler var; ama bu derslerin çoktan alınmış olması gerekiyordu. Cevaplanması gereken sorular var; ama bu cevapların çoktan bulunmuş olması gerekiyordu. Defin işlemleri tamamlandıktan sonra konuyu Meclis gündemine getireceğiz. Her ne kadar Milli Savunma Bakanlığı bir tahkikat açıldığını söylese de konunun uzmanları bu meselenin Meclis eliyle araştırılmaya değer olduğunu, bunun ancak Meclisin kararlılıkla üzerine giderse cevap aranması gereken soruların açıkça yanıtlanabileceğini ifade ediyorlar. Biz araştırma önergemizi vereceğiz. Bütün partilerden de bu konuda bir destek bekliyoruz. Çünkü sonuçta hepimiz vatani görev için gittik, görevlerimizi yaptık. Türk milleti bu konudan kaçmaz; ama böylesine 3 yıl önceki bir şehidimizin cenazesini alırken bu kadar basit tedbirler, araç gereç kullanılmadan ortaya çıkan bu kayıplar da gerçekten yüreğimizi yaktı. Bu konunun üzerine gitmek, bu konunun araştırılmasını ve bir daha tekrar etmemesi için gerekli tedbirlerin alınmasını, sorumluların cezalandırılmasını istemek milletimizin ana muhalefet partisi olarak bizden beklentisidir, talebidir" ifadelerini kullandı. Özel, şehit Sözleşmeli Er Özkan Özkanlı'nın bir öğrenciye burs verdiğini hatırlatarak, bu bursun kesilmeyeceğini ve CHP grubu olarak kendilerinin vereceğini belirtti.

"Bu iş çorap söküğü gibi gelir

Özel, Kartalkaya'daki otel yangını davasını takip ettiklerini söyleyerek, "Dün kucaklaştığımız duygusal anlar yaşadığımız ailelerin en büyük şikayeti şu; 'Burada yargılanması gerekenlerin bir kısmı yargılanıyor; ama ilk raporda yargılansın denilen, savcının 'yargılanmalıdır' dedikleri yok.' Kim yok? Turizm ve Kültür Bakanlığı'ndan teftişe gidenler, onları görevlendirenler yok. Diğer tarafta denetim yapması gerekenler iş güvenliği açısından orada yoklar. Çünkü ilgili bakanlar, Çalışma Bakanı ve Turizm Bakanı personellerinin yargılanmasına izin verecek imzayı atmadı. Esas sorumlu olan Turizm Bakanlığı, 'personele dokunma' diyor. Çünkü biliyor ki bu iş çorap söküğü gibidir. Ucunu verirsen çeke çeke tamamını sökerler, ucu sana gelir. O Turizm Bakanı bu insanların yüreği yanıyorken 36 bebek ve çocuk kömür parçaları halinde ailelerine teslim edilmişken birinci elden sorumlu kendisi ve bakanlığıyken 50 metrelik yatıyla Ege adalarını geze geze gitti. Dün 50 metrelik yatını 5 yıldızlı otelinin önüne demirledi. Orada sefa sürüyor, tatil yapıyor. Acılı analar, babalar, eşler, dedeler 8 evladını elleriyle toprağa vermiş. Evladı, gelini, torunları, 5 evladını elleriyle toprağa vermiş; dedeler, nineler orada gözyaşı döküyorlar. Ağlamaktan konuşamıyorlar. Bu ülkeyi bu hale getirene, o Turizm Bakanını oraya atayana, istifa etmediği halde orada tutana o Turizm Bakanına hala çanak tutanlara yazıklar olsun" dedi.

"Anayasa Mahkemesi beklerken zeytinler kesiliyor"

Özgür Özel, zeytin yasası olarak bilinen düzenlemeyi Anayasa Mahkemesi'ne götüreceklerini belirterek, "Diyor ki 'CHP bu yasayı karşıysa Anayasa Mahkemesi'ne gitsin.' Gideceğiz elbet. Ne olacak biliyor musunuz? Biz Anayasa Mahkemesi'nde beklerken koordinatları belirtilen yerdeki binlerce, on binlerce zeytin ağacı kesilecek. Orada maden araması başlayacak. Anayasa Mahkemesi, 9 ay sonra bunu anayasaya aykırı bulacak. Hükümete de 9 ay süre verecek; düzeltmesi için. Ama iş işten geçmiş olacak. Önümüzdeki haftaya ertelenen bu zeytin yasasına hep birlikte direnmek üzere hem Muğla'dan, Ege'den, tüm Türkiye'den geçtiğimiz haftalarda gelen herkesi yine Meclis'e bekliyoruz. Tarihin önünde tarihi sorumluluğumuzu doğaya, çevreye karşı zeytin gibi bir ağaca karşı, Ege'nin en önemli bitkisine, bütün kutsal kitaplarda yer alan zeytine sahip çıkmak için bu büyük mücadeleyi Meclis kapanmadan gerekirse Meclisi kapatmamak pahasına vermek için herkesi mücadeleye çağırıyoruz" dedi.

Özel, en düşük emekli maaşına 2 bin 400 lira zam yapıldığını söyleyerek, "En düşük emekli maaşı 16 bin 881 lira. Yani bundan sonra yıl sonuna kadar emekliler 16 bin lira alarak geçinmeye çalışacaklar. Verilen zam günlük 80 lira. Hani diyordu ya 'ben emeklimi hiçbir zaman enflasyona ezdirmedim.' Verdiği zam bir tas çorba almıyor. Bu topraklarda emekli zammının bir tas çorba almadığı bir sürece getirdi AK Parti" diye konuştu.

"Demokrasiye baskıyla tutunmaya çalışıyorlar"

Meclis'in yaraya merhem olmak için var olduğunu dile getiren Özel, "Milletin yarasına tuz basıp kendi bedenini tuzlu suya koşturmaya çalışanlara asla izin vermiyoruz. Onlara bu önümüzdeki Meclis takvimini grubumuz dar edecek, milletin sesini duymayanı tatile göndermiyoruz. 19 Mart'ta bu milletin geleceğine bir darbe yaptılar. Hiç şüphe yok ki darbeler iktidara yapılır. Bunlar da iktidara yaptı. Yerelde iktidar olanlara ve gelecek seçimden sonra iktidar olacaklara. Geleceğin cumhurbaşkanına milletimiz takdir ederse cumhurbaşkanı adayımıza darbe yaptılar. Gelecekte bu ülkeyi yönetecek olan Cumhuriyet Halk Partisi'ne darbe yaptılar. Sandığın gücüne, demokratik siyasete karşı savaş açtılar. Milletin desteğini alamadıkları için devleti milletin karşısına diktiler. Milletin rızası olmadan baskıyla ayakta durabileceklerini ve bu baskıyla iktidarlarını koruyabileceklerini iddia ediyorlar. Biz de buna karşı meydan meydan direnerek bu darbeye karşı önce Saraçhane'de başlayan, sonra her hafta sonu bir Anadolu iline yayılan Anadolu'dan büyük destek gören bir mücadeleyi sürdürüyoruz. Daha bunun utancı sürerken 5 Temmuz günü yeni bir utancı bu millete yaşattılar; bu sefer 3 belediye başkanımızı gözaltına aldılar. Anlaşılan ki artık rejimin bir bağımsız yargı olduğuna milleti inandırma, ikna etme derdi kalmadı. 'AK Parti'yi yenme' suçu diye bir suç var. 'AK Parti'yi yenenleri içeri atıyorlar' diye tweet atan gazeteci Timur Soykan'ı aldılar. 4 gün zulmettiler. Yurt dışına sıkış yasağı adli kontrol tedbiri ile serbest bırakarak, ona ve bütün gazetecilere 'bundan sonra öyle tweet atarken iki kere düşüneceksin' dediler" dedi.

"AK Parti sahiplenmektedir"

Özel, Denizli'de Beltaş dosyasının 1 yıldır bekletildiğini söyledi. Özel, eski AK Parti Milletvekili Ahmet Hamdi Çamlı'nın paylaşımı ile ilgili, "Sayın Erdoğan'ın şoförlüğünden milletvekilliğine kadar yükselen biri var. İnsana benziyor ama organizma. 1923'e 'kanlı darbe' demiş. Yeni bir devlet kurmaktan bahsediyor. Bu alçaklığı tabii cehaletle falan açıklayamayız. Artık Atatürk'ün gençliğe hitabesinde dediği gibi gaflet ve delaletin ötesinde bir hıyanet çizgisindedir kendisi. Sayın Erdoğan'ın bu hadsizliği kınamasını bekledik kınamadı. Partisinin kınamasını bekledik. Bu alçak bu ifadeleri kullanıyor. Ömer Çelik, sade suya tirit bir tweet atmış. Şöyle diyor; ‘Türkiye Cumhuriyeti gözbebeğimizdir. Biz Cumhuriyetimizi seviyoruz. Ona gözümüz gibi bakıyoruz.’ Güya bu Ahmet Hamdi’nin yaptığı rezilliği bununla onarıyor. Kimi de bunu almış, diyor ki ‘Tamam Ömer Çelik’in dediği geçerlidir.’ Çok daha vahim olanı şu; Tayyip Erdoğan susuyorsa, Ömer Çelik etrafından dolanıp adını vererek kınayamıyorsa, AK Parti disiplin işlemi yapamıyorsa, bakanlar bunu kınamıyorsa, bu normal bir şeydir. Demek ki milletimiz bilsin; AK Parti, Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet’e düşmanlık eden, Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet'in ilanına ‘kanlı darbe’ diyen bir alçağı kınayamamaktadır, cezalandıramamaktadır, sahiplenmektedir. Onun sözü AK Parti’nin sözüdür. Çok daha vahimi, şu ana kadar herhangi bir savcının soruşturma başlatmamış olmasıdır. Bütün milletvekillerimiz ve 81 il başkanımız, kendi illerinde re’sen harekete geçmeyenlere suç duyurusunda bulunacaklar" dedi.

Özel, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin grup toplantısında yaptığı konuşmayı önemsediğini söyleyerek, "Sayın Bahçeli konuşmasında masumiyet karinesine dikkat çekti. İddianamenin bir an önce yazılmasını talep etti. Ve her zaman söylediğim, davaların TRT’den canlı yayınlanma talebimi doğru bulduğunu ve desteklediğini söyledi. ‘3 T’ demiştim. Görülüyor ki o ‘3 T’ye geliyoruz. Birincisi; terörsüz ve demokratik Türkiye. İkincisi; tutuksuz yargılanma. Üçüncüsü; TRT’den canlı yayın. Türkiye’nin hem terörsüz Türkiye’ye ulaşma umuduyla hem iç cepheyi güçlendirme, bir ve beraber olma, etrafımızdaki şartları değerlendirdiğimizde Türkiye’nin kendisini güçlü kılma noktasında atılmış önemli bir adım olarak görüyorum" dedi.

DEM’den Terörsüz Türkiye çıkışı: Tarihi anın şafağındayız
DEM’den Terörsüz Türkiye çıkışı: Tarihi anın şafağındayız
İçeriği Görüntüle

"Sokaklar da meydanlar da bizim"

Özel, Bahçeli'nin kendisine yönelik eleştirileriyle ilgili ise "Sayın Bahçeli, darbe falan yapmıyorum. Birisi darbe yapmaya kalktığında 15 Temmuz akşamı, Özgür Özel ne yaptı, nasıl o darbeye karşı çıktı ve nasıl pozisyon aldı, en yakından siz biliyorsunuz. Yaptığım şey 19 Mart darbesine karşı direnme hakkımı kullanıyorum. Toplumun direnme hakkını kullanmasını, bunu da hep birlikte meydanlarda barışçıl bir şekilde göstermesini söylüyorum. Siz 'tutuksuz yargılama' derseniz, siz 'iddianameler yazılsın' derseniz, siz 'bu iftiralara verilecek cevapları TRT ekranlarından, Anadolu'da, Trakya'da duyulsun' derseniz Cumhuriyet Halk Partisi'nin zaten asla darbe niyeti olmaz. Bu darbeye direnmek için gösterdiği enerjiyi, yoksulluğu ortadan kaldırmak için, işsizliği ortadan kaldırmak için, Türkiye’de barışı tesis etmek için, kardeşliği tesis etmek için yurt dışına gittiğimizde bu darbenin Türkiye’ye verdiği zararı değil, Türkiye’nin meselelerini anlatmak için nefesimizi tükettiğimizi daha önce olduğu gibi şimdi de görürsünüz. Sayın Bahçeli’nin attığı adımı kıymetlendiriyorum. Bana söylenmiş bundan önceki sözler, yapılmış değerlendirmeler, MHP tarafından birtakım arkadaşlarımız hakkında masumiyet karinesini gözetmeyen nitelendirmelerin hepsinin üzerinde bir söz kurduğunu ve bunu doğru bir yerden yaptığını değerlendiriyorum. Bundan sonra biz üzerimize düşen adımları atmaya devam ederiz. Ama herkes şunu bilsin ki; Cumhuriyet Halk Partisi AK Parti saldırganlığını bırakmadıkça, yargı aparatlarıyla iftira, hakaret, şantaj yöntemleriyle arkadaşlarımıza saldırdıkça, 25 milyon seçmenin seçtiklerini görevlerine iade edip onların yargı süreçlerinin adil bir şekilde, geçmişte Erdoğan’ın yargılandığı gibi yargılanmalarını, tutuksuz yargılanmalarını sağlamadıkça Cumhuriyet Halk Partisi için sokaklar da bizimdir, meydanlar da bizimdir" ifadelerini kullandı.

"Biz Esma'yı unutmadık"

Özel, Mısır'ı örnek göstermesine ilişkin eleştirilerle ilgili de "Siz unuttunuz ama Esma’yı biz unutmadık. Biz Mısır’daki meydanlara bakınca darbeyi görmeyiz; Mısır’daki meydanlara bakınca zulme direnen, baskıya direnen, şiddete direnen Mısırlıları görürüz. Darbeden yana olanların değil demokrasiden yana olanların tarafıdır Cumhuriyet Halk Partisi. Ve Erdoğan denen tek kişi; yüzde 29,2 oyla seni orada oturtmam. Bütün anketlerde kurulduğu gün gibi, 31 Mart Pazar gibi, Cumhuriyet Halk Partisi Türkiye’nin birinci partisi. Sadece Erdoğan’ın gördüğü bilinmez bir ankette AK Parti’ymiş birinci parti. O zaman Erdoğan’ın kalmadı derdi. Hodri meydan, 2 Kasım’da getir bakalım seçimi. Hodri meydan" dedi.

Kaynak: DHA