15 Temmuz darbe girişimini de anarak konuşmasına başlayan Dervişoğlu, “15 Temmuz, milletin devletini sokaktan topladığı acı bir gündür. Ancak bu kara günün nedenlerine ve sonrasına da dikkat etmek gerekiyor. Asıl önemli olan, bugün 15 Temmuz’u nasıl anladığımızdır” dedi.
“Terörsüz Türkiye” süreciyle ilgili değerlendirmesinde ise, “Sabah operasyonlarıyla belediye başkanı ve siyasetçiler toplanıyor. Hakimler, savcılar kendi davalarına bakarken Adalet Bakanı ‘Türkiye bir hukuk devletidir’ açıklaması yapıyor. İşte bu anlayış, terörle mücadeledeki durumu özetliyor” ifadelerini kullandı.
Dervişoğlu, “Bunlar için ‘Terörsüz Türkiye’, artık teröriste terörist denilmeyecek demektir. Ne terör kalacak ne terörist, ne PKK ne de bölücü emperyal ajandalar. İktidar, Türkiye’nin bölünmez bütünlüğüne yönelik kalkışmaları suç olarak görmeyecek demektir” diye konuştu.
Eski asker gençlerin okullardan atılması ve PKK’lıların askere alınması konusundaki iddialara da tepki gösteren Dervişoğlu, “12 şehidimizin neden şehit olduğunu açıklayamayanlar, daha cenazeler toprağa kavuşmamışken PKK’lıları askere almayı konuşuyor. Silahla yürütülen 50 yıllık kanlı hareketin amacını unutmayalım: Etnik ve bölgesel parçalanma. Şimdi diyorlar ki, silahları bırakın, bu amacı birlikte gerçekleştirelim” dedi.
Dervişoğlu, iktidarı eleştirirken, “FETÖ ile iş tutup sonra darbe yapmaya çalışanlar, bugün PKK ile işbirliği yapmak istiyor. Bu tehlikeli yolun karşısında biz hakkın ve hakikatin yanında duruyoruz” ifadelerini kullandı.
Ekonomi politikalarını da eleştiren Dervişoğlu, “Her ay yeni yasalar çıkıyor ama milletin cebine girmiyor. Tarım, sanayi, ticaret imtiyaz odakları tarafından çökertildi. Çiftçiler değil, ithalatçılar kazanıyor. Üreticiler değil, faizciler, ticarette ise vergi ve gümrük ayrıcalığına sahip olanlar” diyerek mevcut sistemin mafyalaşmaya ve çeteleşmeye yol açtığını savundu.
Dervişoğlu, “Tarihi bir yol ayrımındayız. Değişim kaçınılmazdır ve bu değişimi ancak milletin kendisi gerçekleştirebilir” diyerek sözlerini tamamladı.
