Reel sektör ve finans dünyasından çok sayıda yatırımcının katıldığı toplantılarda konuşan Şimşek, uygulanan ekonomi programının, küresel ve bölgesel şoklara rağmen dayanıklılığını kanıtladığını vurguladı.
“Rezerv yeterliliği sağlandı, TL’deki oynaklık azaldı”
Kur korumalı mevduat (KKM) uygulamasından çıkış sürecinin büyük oranda tamamlandığını belirten Şimşek, “Mayıs ayı başından itibaren rezervlerde gözlenen artışla birlikte rezerv yeterliliği sağlanmış, Türk lirasındaki oynaklık önemli ölçüde azalmıştır” dedi.
Enflasyondaki düşüş trendinin devam ettiğine işaret eden Şimşek, yıl sonu itibarıyla Merkez Bankası’nın öngördüğü tahmin aralığında kalınacağını ifade etti. Cari açığın sürdürülebilir seviyelere çekildiğini, dış borcun milli gelire oranında ve brüt dış finansman ihtiyacında gerileme sağlandığını anlatan Şimşek, “Kamu harcamalarında disiplinden taviz vermiyoruz. Gelir performansında sınırlı sapma olsa da dezenflasyon süreci kararlılıkla devam edecek” dedi.
“Terörsüz Türkiye süreci yeni fırsatlar yaratıyor”
Londra’daki görüşmelerde “Terörsüz Türkiye” sürecine de değinen Şimşek, bu sürecin yalnızca güvenlik açısından değil, bölgesel kalkınma ve entegrasyon açısından da önemli fırsatlar sunduğunu belirtti. Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinin Türkiye’nin yeni büyüme motorları olabileceğini dile getirdi.
“Türkiye, bölgenin üretim üssü”
Türkiye’nin güçlü fiziki altyapısı, genç ve dinamik nüfusu ile bölgenin ana üretim üssü konumuna geldiğine dikkat çeken Bakan Şimşek, “Kişi başına gelirle kıyasladığımızda, imalat sanayisindeki yüksek katma değerimizle pek çok ülkenin önündeyiz. Gelişmiş fiziki altyapımız ve güçlü bölgesel entegrasyon kabiliyetimiz Türkiye’yi yabancı yatırımlar açısından cazip bir merkez haline getiriyor” ifadelerini kullandı.