Türkiye’de konut piyasasında yaşanan yapısal değişim dikkat çekiyor. Ankara Tüm Emlakçılar Meslek Odası Başkanı Hakan Akçam’a göre, artık sadece ekonomik zorunluluklar değil, değişen yaşam biçimleri de daha küçük dairelere olan ilgiyi artırıyor.
Akçam, inşaat maliyetlerinin yükselmesi ve alım gücünün düşmesi nedeniyle müteahhitlerin daha küçük metrekareli, daha erişilebilir fiyatlı konutlara yöneldiğini belirterek, “Özellikle büyük şehirlerde 1+1 ve stüdyo dairelere olan talep hızla artıyor. Vatandaşlar artık 3+1 ev almakta zorlanıyor” dedi.
Yatırımcı etkisi fiyatları yukarıda tutuyor
Son 10 yılda Türkiye’de kiracı sayısı 24 milyona ulaştı. Aynı dönemde konut fiyatları 18 kat, kiralar ise 12 kat arttı. Ancak buna rağmen 1,6 milyon konut satılamadan stokta kaldı. Akçam, bu çelişkinin nedeninin piyasanın yatırımcılar tarafından domine edilmesi olduğunu vurguladı.
Fiyatlar düşmeyecek ama dengelenebilir
2025 yılında konut fiyatlarında astronomik bir artış beklemediğini dile getiren Akçam, yine de ciddi bir düşüş öngörmediğini söyledi. Merkez Bankası'nın faiz indirimlerinin tek başına piyasayı canlandırmak için yeterli olmayacağını belirten Akçam, “Elindeki konutu değerlendirmek isteyenler için 2025 uygun bir yıl olabilir” diye konuştu.
Barınma krizine çözüm için öneriler
Akçam’a göre, konut krizini hafifletmek ve fiyatları dengelemek için şu adımlar kritik:
-
Sosyal konut üretiminin artırılması
-
Kredi faizlerinin makul seviyelere çekilmesi
-
Emlak ilan portallarında fiyatların denetlenmesi
Akçam, “Bu tablo, Türkiye’de barınma sorunun giderek derinleştiğini ve konut piyasasının yatırımcılar tarafından şekillendirildiğini gösteriyor. Önümüzdeki yıllarda konut politikalarının değişmesi ve arz-talep dengesinin sağlanması, fiyatların daha makul seviyelere inmesi açısından kritik olacak” ifadelerini kullandı.