Hava sıcaklıklarının artmasıyla birlikte kavun ve karpuz gibi yaz meyvelerinin tüketimi de arttı. Ancak uzmanlar, bu meyvelerin uygun koşullarda saklanmaması ve yeterince temizlenmeden tüketilmesi durumunda gıda zehirlenmelerine yol açabileceğine dikkat çekiyor.
Sosyal medyada son günlerde kavun ve karpuzdan kaynaklı zehirlenme vakalarına dair paylaşımların arttığı görülürken, uzmanlar bunun yalnızca bu iki meyveyle sınırlı olmadığını vurguluyor. Uyarılara göre, hijyen kurallarına uyulmadığı takdirde tüm sebze ve meyveler benzer riskleri taşıyor.
Zehirlenmeye neden olan etkenler: Bakteri, virüs ve parazitler
Besin kaynaklı enfeksiyonlarda en sık karşılaşılan etkenlerin salmonella, shigella ve kampilobakter gibi bakteriler olduğu belirtiliyor. Bunlara ek olarak, rotavirüs, norovirüs gibi virüsler ile amipli dizanteri gibi paraziter enfeksiyonlar da gıda yoluyla bulaşabiliyor.
Uzmanlar, bu tür enfeksiyonların önlenmesi için gıda hijyenine özen gösterilmesi gerektiğini hatırlatıyor. Ellerin yemekten önce mutlaka yıkanması, sebze ve meyvelerin sirkeli suda 15-20 dakika bekletilerek temizlenmesi gerektiği ifade ediliyor. Özellikle toprakla teması olan ürünlerin iyice ovalanarak yıkanması öneriliyor.
Kesilen meyve bıçaklarına dikkat
Et veya tavuk gibi ürünlerle temas etmiş bıçakların, meyve ve sebzeleri doğramadan önce uygun deterjanla temizlenip durulanması gerektiği vurgulanıyor. Aksi takdirde çapraz bulaşma riski oluşabiliyor. Bu tür bulaşmalar, özellikle yaz aylarında sık tüketilen karpuz ve kavun gibi meyvelerle birlikte ciddi sağlık sorunlarına neden olabiliyor.
Serin ortamda saklanmayan gıdalar risk taşıyor
Özellikle daha önce kesilmiş, uygun şartlarda saklanmamış meyve ve sebzelerin tüketilmemesi gerektiği belirtiliyor. Uzmanlar, karpuz ve kavun gibi meyvelerin evde dilimlendikten sonra serin bir ortamda muhafaza edilmesi ve mümkün olduğunca kısa sürede tüketilmesi gerektiğini söylüyor.
Gıda zehirlenmelerinde genellikle meyve tüketiminin ardından 12-24 saat içinde yüksek ateş, bulantı, kusma, karın ağrısı ve iştahsızlık gibi belirtiler görülebildiğine dikkat çeken uzmanlar, bu gibi durumlarda en yakın sağlık kuruluşuna başvurulmasını öneriyor.
