Karabük Üniversitesi’nden Doç. Dr. Ahmet Duyar, 23 Temmuz’dan beri devam eden orman yangınlarının bölgedeki özel arazi yapısı nedeniyle zor kontrol altına alındığını söyledi. Vadilerin “baca etkisi” yaratarak yangının şiddetini artırdığını belirten Duyar, “Vadinin alçak noktalarında başlayan yanma, ısınan hava dikine yükselmesi gerekirken, baca etkisiyle yamaç boyunca üst rakımlara tırmanıyor. Bu hareketle alev ve ateş hem yukarı hem de yatay yönde yayılıyor. Ayrıca rüzgarın etkisiyle yanmakta olan kıvılcım içeren yaprak ve dal parçacıkları uzak noktalara taşınarak yeni yangınlara yol açabiliyor” dedi.
Karaçamın reçineli yapısı yangını hızlandırıyor
Doç. Dr. Duyar, bölgede hakim olan karaçamın doğasındaki reçinenin, yangının hızla yayılmasına neden olduğunu ifade etti. “Karaçamın yoğun reçineli yapısı ve yıl boyunca dökülen yapraklar zeminde ciddi yanıcı madde yükü oluşturuyor. Ağaçların tepeden zemine kadar dallı olması da örtü yangınının tepeye taşınmasına ve yangının güçlenmesine zemin hazırlıyor” diye ekledi.
30 yıl içinde ormanlar eski haline dönebilecek
Duyar, kızılçam tohumlarının yangına dayanıklı olduğunu ve bölgenin planlı çalışmalarla 30 yıl içinde doğal gençleşmeye uygun olduğunu belirtti. “Gerekli ormancılık müdahaleleri ve yangın emniyet yollarının oluşturulmasıyla, yeni ormanlar eskisi gibi sağlıklı olacak. İlk etapta fidan dikimiyle başlayan süreç, bakımlarla birlikte yaklaşık 30 yıl sonra bölgenin hiçbir yangın yaşanmamış gibi görünmesini sağlayacak” diye konuştu.