İsrail medyasında, saldırının Fordo Nükleer Tesisi’nin giriş-çıkışlarını da kapsadığı iddia edilirken, İsrail ordusu bu konuda herhangi bir detay paylaşmadı. Açıklamada sadece tesise giden yolun hedef alındığı bilgisiyle yetinildi. Gelişme, ABD’nin 22 Haziran’da İran’ın Fordo, Natanz ve İsfahan’daki nükleer tesislerine yönelik düzenlediği hava saldırılarının hemen ardından geldi.
İran iç güvenlik hedefleri de vuruldu
İsrail ordusunun açıklamasında, Fordo yolunun yanı sıra İran iç güvenliğine ait birçok kritik noktanın da hedef alındığı ifade edildi. Bunlar arasında İran Devrim Muhafızları Ordusu’na bağlı Sarullah Karargahı, Seyyid eş-Şüheda birlikleri ve Genel İstihbarat Merkezi gibi stratejik askeri üslerin yer aldığı belirtildi. Açıklamada, “İsrail ordusu, İran rejiminin askeri yeteneklerini zayıflatmak için devam eden çabalarını sürdürmektedir” ifadeleri kullanıldı.
Çatışmanın bilançosu ağırlaşıyor
İsrail’in 13 Haziran’da İran’ın çeşitli kentlerinde başlattığı geniş çaplı saldırılarda İran Genelkurmay Başkanı, Devrim Muhafızları Genel Komutanı ve dokuz nükleer bilim insanının da aralarında bulunduğu çok sayıda üst düzey ismin hayatını kaybettiği bildirildi. İran Sağlık Bakanlığı’nın 21 Haziran’da yaptığı açıklamaya göre, saldırılarda 430 sivil hayatını kaybederken, 3 bin 500’den fazla kişi yaralandı.
İran’ın misillemeleri sonrası ise İsrail Başbakanlık Ofisi, ülkede 24 kişinin yaşamını yitirdiğini, 1272 kişinin yaralandığını açıkladı.
Uluslararası kınamalar yükseliyor
Gerilimin bölgesel bir savaşa dönüşmesinden endişe eden pek çok ülke taraflara itidal çağrısı yaparken, başta Türkiye olmak üzere birçok ülke İsrail’in saldırılarını kınayan açıklamalarda bulundu. Ortadoğu’daki dengeleri derinden sarsan bu karşılıklı saldırıların ne zaman durulacağı henüz belirsizliğini korurken, Fordo çevresindeki son gelişmeler, nükleer risklerin yeniden masaya yatırılmasına neden oldu.
