Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, beraberindeki heyetle birlikte DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’ı ziyaret etti. Yaklaşık 1,5 saat süren görüşmenin ardından iki lider ortak basın toplantısı düzenledi.
Babacan: Ekonomi ve adalet başta olmak üzere birçok krizi ele aldık
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, görüşmede pek çok konuyu masaya yatırdıklarını belirterek, “Bugünkü görüşmemizde ülkemizin birçok temel sorununu değerlendirme fırsatımız oldu. En başta gelen konu, vatandaşlarımızın hayatını doğrudan etkileyen geçim sıkıntısıdır. Yoksulluk, işsizlik ve hayat pahalılığı toplumun en derin yaralarından biridir” dedi.
Ekonominin yanı sıra hukuk sistemindeki bozulmayı da gündeme getiren Babacan, yargı bağımsızlığına yönelik müdahalelerin ve kişisel verilerin korunamamasının ciddi güven bunalımına yol açtığını vurguladı. Türkiye’nin terörle mücadelesinin sadece iç güvenlik değil, bölgesel güvenlik açısından da ele alınması gerektiğini ifade eden Babacan, muhalefetin terörle mücadele komisyonunda yanlışlara destek vermeyeceğini söyledi.
"Cumhurbaşkanlığı sistemi denetimsizlik üretiyor"
Sahte diploma soruşturması hakkında da değerlendirmelerde bulunan Babacan, yaşanan skandalın yönetim krizinin bir sonucu olduğunu belirterek, “Bu sistem, denetim ve dengeyi ortadan kaldırdı. Devlet yönetiminde hesap verebilirlik yok oldu. Bu vahim olayda sorumluluğu bulunan herkesin hesap vermesi, hatası olanların istifa etmesi gerekir” diye konuştu.
Erbakan: Ekonomik kriz derinleşiyor, erken seçim kaçınılmaz
Yeniden Refah Partisi lideri Fatih Erbakan da görüşmenin sıcak ve yapıcı bir ortamda gerçekleştiğini belirtti. Erbakan, halkın büyük bir ekonomik krizle karşı karşıya olduğunu söyleyerek, “Matematik ortada. Halkın yüzde 45’i açlık sınırının altında yaşıyor. Emekli maaşı, asgari ücret yoksulluk sınırının çok altında. Bu tablonun sorumluları bellidir” dedi.
Erbakan, yaşanan ekonomik ve yönetsel krizlerin erken seçimi zorunlu hale getirdiğini savunarak, 2026 ilkbaharında erken seçim yapılmasının Türkiye’nin yararına olacağını belirtti. Muhalefet partileri arasındaki iş birliğinin güçlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Erbakan, “Ziyaretlerimizi artıracağız, güçlü bir alternatif olmak zorundayız” ifadelerini kullandı.
"Terörle mücadelede komisyonda şeffaflık şart"
Erbakan, terörle mücadele komisyonunda neden yer aldıklarını da şu sözlerle açıkladı: “Bize verilmeyen bilgilerin, DEM Parti ile paylaşıldığını görüyoruz. Bizim de milletimizi bilgilendirme sorumluluğumuz var. Şehit ailelerini rahatsız edecek sonuçların ortaya çıkmasına izin vermeyeceğiz.”
"Sahte diploma skandalı devlete olan güveni sarstı"
Sahte diploma soruşturmasına ilişkin değerlendirmesinde ise Erbakan, olayın vahametini vurgulayarak, “Bu tür olaylar devlet kurumlarına olan güveni derinden sarsıyor. Sorumluların adil şekilde cezalandırılması ve sürecin şeffaf yürütülmesi şart” dedi.
"Gazze konusunda hamaset değil, yaptırım gerekiyor"
Gazze’de yaşanan katliamlar konusunda da iktidarın etkili adımlar atmadığını savunan Erbakan, “İspanya gibi NATO üyesi ülkeler bile insani yardım konusunda cesur adımlar atarken, Türkiye hala kınamanın ötesine geçemiyor. İncirlik’ten Kürecik’e kadar ABD’ye hizmet eden üsler hâlâ açık. Ticaretin durdurulduğu söyleniyor ama fiili adım yok. Bu sessizlik, endişe verici” dedi.
İktidarı sessiz kalmakla eleştiren Erbakan, “Sözde kınamalarla, hamasi nutuklarla bu zulüm durmaz. Biz, halk olarak net cevaplar istiyoruz. Kapalı kapılar ardında verilen sözleri değil, sahada somut adımları görmek istiyoruz” ifadelerini kullandı.