Yılmaz, "Filistin devletinin önündeki en büyük engel devam eden işgaldir" diyerek, çözümün gecikmesinin bölgesel barışı tehdit ettiğini vurguladı.
İrlanda ile birlikte düzenlenen çalışma grubunda konuşan Yılmaz, Fransa’nın Filistin’i tanıma yönündeki açıklamasını memnuniyetle karşıladıklarını belirtti. Türkiye’nin, benzer adımların başka ülkelerden de gelmesini beklediğini ifade eden Yılmaz, uluslararası toplumun artık daha somut ve etkili adımlar atması gerektiğine dikkat çekti.
"İşgale karşı ortak tavır oluştu"
Yılmaz, çalışma grubunda yer alan ülkelerin Filistin halkının uzun süredir devam eden acılarına son verme konusunda güçlü bir irade ortaya koyduğunu söyledi. Filistin Yönetimi’nin kapasitesini güçlendirmeye yönelik programların gündeme geldiğini ifade eden Yılmaz, "Filistin devletinin önündeki en büyük engel, işgalin kendisidir" ifadesinin toplantıda ortak bir kanaat olarak öne çıktığını dile getirdi.
"İsrail’in ilhak tehdidi karşısında orantılı ve etkili önlemler alınmalı"
İsrail Meclisi’nin 23 Temmuz’da yaptığı ilhak çağrısını hatırlatan Yılmaz, bu tehdide karşı uluslararası araçların orantılı ve kararlı bir biçimde kullanılmasının önemine işaret etti. Yasa dışı yerleşimler, zorla yerinden etmeler ve ev yıkımlarının durdurulmasının insani ve hukuki bir zorunluluk olduğuna dikkat çekti.
"Kararlı bir şekilde harekete geçmeliyiz"
Yılmaz, uluslararası toplumun artık kaygı beyanlarının ötesine geçerek hesap verebilirlik mekanizmalarını hayata geçirmesi gerektiğini belirtti. "İki devletli çözüm vizyonunu korumak ve Filistin halkının haklarını teminat altına almak için kararlı bir şekilde harekete geçmeliyiz" dedi.
Süveyda uyarısı: "İsrail’in saldırganlığı Suriye’de istikrarı tehdit ediyor"
BM Güvenlik Konseyi'nde “Orta Doğu’daki Durum” başlıklı toplantıda da konuşan Yılmaz, Suriye’deki gelişmeleri değerlendirdi. Süveyda’daki çatışmaların tehlikeli bir hal aldığını ve bu durumun İsrail’in Suriye’ye yönelik “sebepsiz saldırıları” nedeniyle tırmandığını söyledi. İsrail’in Şam’daki Cumhurbaşkanlığı kompleksi ve Savunma Bakanlığına yönelik son saldırılarının uluslararası hukuka ve egemenliğe açık bir ihlal olduğunu vurguladı.
"Suriye halkının dönüşü ve yeniden inşa süreci olumlu ilerliyor"
Yılmaz, Suriyelilerin anavatanlarına dönüş sürecinin iyi ilerlediğini ve Suriye yönetiminin kapsayıcı adımlar attığını belirtti. Türkiye’nin, Suriye’nin yeniden inşasına destek verdiğini hatırlatarak, barış ve istikrarın sağlanması için uluslararası toplumun yapıcı rol üstlenmesi gerektiğini söyledi.
"SDG gibi unsurlar bölünmeyi kışkırtmamalı"
Süveyda’daki gelişmelerden bazı unsurların "yanlış dersler" çıkarabileceğine dikkat çeken Yılmaz, özellikle SDG’nin bu gruplar arasında olduğunu belirtti. "Suriye'nin birliğini ve bütünlüğünü hedef alan her türlü istismara karşı dikkatli olunmalı" uyarısında bulundu.
Yılmaz, açıklamasını şu ifadelerle sonlandırdı:
"Eski Suriye’nin; terör, istikrarsızlık ve göçle özdeşleşmiş halinin tarihe gömülmesi için, halkıyla ve hükümetiyle güçlü bir dayanışma içinde olmalıyız."