Küresel enerji politikalarının çatışmalarla derin bağlar taşıdığına işaret eden Cumhurbaşkanı, “Afrika’dan Asya’ya pek çok bölgedeki gerilimler enerjiyle doğrudan bağlantılı. Bir damla petrolü oluk oluk akan kandan kıymetli gören zihniyette hiçbir değişiklik yok. Bu zihniyet mazlumların kanından beslenmeye devam ediyor” ifadelerini kullandı. Türkiye’nin bu düzene karşı hakkaniyetli ve kazan-kazan esaslı bir duruş sergilediğini vurgulayan Erdoğan, “Biz enerjiyi bir sömürü değil, iş birliği alanı olarak görüyoruz” dedi.
“Yenilenebilir enerji sıçramasında Avrupa’da 5., dünyada 11. sıradayız”
Erdoğan, Türkiye’nin enerji alanında son yıllarda önemli bir sıçrama gerçekleştirdiğini ve yenilenebilir enerji yatırımlarının bu başarının temel taşı olduğunu söyledi. “Enerji talebimizin 2035'e kadar yüzde 50 artması bekleniyor. Bugün yıllık 60 ila 100 milyar dolar arasında değişen bir enerji faturasından söz ediyoruz. Hedefimiz bu yükü hafifletmek ve Türkiye’yi enerji ihracatçısı konumuna getirmektir” diyen Erdoğan, Avrupa’da 5’inci, dünyada ise 11’inci sırada yer alan Türkiye’nin bu alandaki yatırımlarını daha da artıracağını vurguladı.
“Karadeniz ve Gabar’daki keşiflerle makus talihimizi değiştirdik”
Türkiye’nin Karadeniz’deki doğal gaz ve Gabar’daki petrol keşifleriyle enerji tarihinde bir dönüm noktası yaşadığını söyleyen Erdoğan, bu keşiflerin ülkenin enerji bağımsızlığı yolunda önemli bir adım olduğunu ifade etti. “Elini vicdanına koyan herkes, Türkiye’nin enerji alanında büyük bir başarıya imza attığını kabul eder” şeklinde konuştu.
Enerjide gelecek vizyonu: Temiz, güvenli ve yerli
Enerjide dışa bağımlılığı azaltmak için kaynak çeşitliliğine ve yerli üretime öncelik verdiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, yenilenebilir enerji kaynaklarının Türkiye’nin geleceğinde kritik bir rol üstleneceğini söyledi. Erdoğan, “Yatırımlarımızı çevreyi koruyarak, insanı merkez alarak ve sürdürülebilir kalkınmayı gözeterek yapıyoruz” diyerek konuşmasını tamamladı.