Ağıralioğlu, paylaşımında memleketin istikbali ve devletin temel ilkelerinin korunması adına kayıkçı kavgasının ötesine geçilmesi gerektiğini vurguladı. “Siyasetin, siyasetçinin rüşvet, irtikâp, adam kayırma ve suç gelirlerinin aklanması gibi yüz kızartıcı suçlarla anılması asla kabul edilemez” ifadelerini kullanan Ağıralioğlu, bu tür suçların fail veya iştirakçisi olanların yargılanması gerektiğinin altını çizdi.
Ancak hukukun, siyasi hasımlara karşı bir silah haline getirilmesinin de en az suçların kendisi kadar kabul edilemez olduğunu belirten Ağıralioğlu, “Hukuku; tüm muhataplara eşit, adil ve şüpheye yer bırakmayacak şekilde uygulamak gerekir. Aksi halde hukuk darbesi olur'' dedi.
Rüşvet ve yolsuzlukla mücadelede tutumun tarafsız ve kararlı olması gerektiğine dikkat çeken lider, “’Benden olan yapabilir, muhalif olan yaparsa eleştiririm’ anlayışı itibarsızlığa yol açar. Rüşvetin şekli, yani ayakkabı kutusunda mı yoksa baklava kutusunda mı verilmesi farkı yoktur. Hukukun siyasi bir darbe aracı olarak kullanılmasına da her koşulda itiraz etmeliyiz” dedi.
Ağıralioğlu sözlerini, “Devlet ciddiyetle, iktidar mesuliyetle, muhalefet ise uhuletle hareket etmek zorundadır. İçinden geçtiğimiz bu süreçte sorumluluk sahibi muhalefetin itirazı budur'' şeklinde tamamladı.