17'nci yüzyılda yapımına başlanan İshak Paşa Sarayı, Osmanlı, Safevi, Rus ve Ermeni mimari unsurlarını harmanlayan zarif yapısıyla öne çıkıyor. Saray, aynı zamanda Ağrı Dağı ve çevresine hakim konumuyla ziyaretçilerine görsel bir şölen sunuyor. Sarayın farklı bölümlerini gezen misafirler, ardından tepedeki kafeteryaya geçerek eşsiz manzara eşliğinde içeceklerini yudumlayabiliyor.
Sarayın ziyaretçileri, tarihi atmosferin yanı sıra Doğubayazıt Ovası'nın kuş bakışı manzarasını izleme fırsatı da buluyor. Özellikle gün batımında sarayın taş duvarlarına yansıyan güneş ışıkları, yapıyı adeta altın sarısına dönüştürüyor. Bu anlar, fotoğrafçılar ve doğa tutkunları için eşsiz kareler sunuyor.
Doğubayazıt'ın diğer cazibe merkezleri
Doğubayazıt'a gelen ziyaretçiler, İshak Paşa Sarayı'nın yanı sıra bölgedeki diğer önemli turistik noktaları da keşfetme imkanı buluyor. Bu yerler arasında Ağrı Dağı, Buz Mağarası, Meteor Çukuru, Nuh'un Gemisi kalıntıları, Ahmedi Hani Türbesi ve Doğubayazıt Kalesi gibi tarihi ve doğal güzellikler yer alıyor.
Geçmişe bir yolculuk ve unutulmaz anlar
İshak Paşa Sarayı'nda gün batımını izleyenler, tarihi atmosferin içinde unutulmaz bir deneyim yaşıyor. Sarayın duvarlarındaki çini süslemeler, kervansaray tarzı yapılar ve Osmanlı mimarisine ait detaylar, tarih meraklılarını cezbediyor. Aynı zamanda bir kültür ve inanç merkezi olarak da önem taşıyan sarayda, o döneme ait konaklama alanları, ibadet yerleri ve çeşitli hücreler, ziyaretçilere tarihi bir yaşamın izlerini sunuyor.
Sarayda gün batımını izleyen eğitimci Abdullah Samancı, deneyimini şöyle anlattı: "Burada sadece gün batımının keyfini çıkarmakla kalmadık, birçok tarihi mekanı da görme fırsatı yakaladık. Doğubayazıt ilçesi, tarih, doğa ve kültürün buluştuğu nadir yerlerden biri."